İzmit'in renkli ve hareketli pazar yerlerinde, tavuk ve et dönerin lezzetli aromasıyla tanınan Sinan İşcan, 35 yılı aşkın süredir bu işin içinde bir usta olarak hizmet veriyor. Uzun yılların verdiği tecrübe ile müşterilerinin beğenisini kazanan İşcan, son dönemde ekonomik koşulların etkisiyle insanların alım gücünde gözle görülür bir düşüş yaşandığını ifade ediyor. Kendisiyle yapılan bir sohbette, müşterilerin artık döner fiyatlarını yüksek bulduğundan ve bununla ilgili sık sık geri bildirimde bulunduklarından bahsediyor.
İşcan, "Müşteri her zaman haklıdır," diyerek, insanların ekonomik zorluklar nedeniyle artık daha küçük porsiyonlar talep etmeye başladıklarını, çeyrek ekmek dönerin bile bazıları için bir lüks haline geldiğini belirtiyor. Bu durum, İşcan gibi esnafın da iş yapış şekillerini ve sundukları ürünlerin boyutlarını gözden geçirmelerini gerektiriyor. İşcan'ın gözlemleri, toplumda genel bir ekonomik sıkıntının işaretleri olarak kabul edilebilir ve bu, sadece döner satıcıları değil, pek çok farklı sektördeki işletmeleri ve tüketicileri etkileyen geniş çaplı bir sorunun parçası.
“Zam Yapmamak İçin Direniyoruz”
İzmit ve Derince'deki semt pazarlarının gözde mekanlarından biri olan Maraton Döner, Sinan İşcan'ın deneyimli ellerinde büyüyüp gelişmiş ve kent sakinlerinin yoğun ilgisini çekmiş bir işletme. İşcan, işletmesinin popülerliğine rağmen artan et fiyatlarıyla ilgili endişelerini dile getiriyor. İşcan'ın ifadesine göre, yarım ekmek et döner ve ayran seti 85 lira, yarım ekmek tavuk döner ve ayran ise 60 liradan müşterilere sunuluyor. Bu fiyatlar, hem tedarik maliyetlerindeki artışı hem de müşteri memnuniyetini göz önünde bulundurarak belirlenmiş. Günlük ortalama 150-200 kilo malzeme kullanıldığını belirten İşcan, bu yoğun çalışma temposuna rağmen kar marjının düşük olduğundan bahsediyor.
Sinan İşcan, fiyatları mümkün olduğunca sabit tutmaya çalıştıklarını, özellikle yaklaşmakta olan Ramazan ayını düşünerek müşterilerine bir nebze olsun yardımcı olma niyetinde olduklarını ifade ediyor. Ramazan ayının getirdiği manevi atmosfer içinde, insanların dışarıda yemek yeme alışkanlıklarının devam edeceğini öngören İşcan, bu kutsal ayda vatandaşların biraz daha ekonomik fiyatlarla kaliteli yemekler yiyebilmeleri için çaba sarf ettiklerini belirtiyor. İşcan ve ekibinin bu özverili tutumu, işletmelerinin sadece ticari bir amaç gütmekten öte, toplumsal bir sorumluluk anlayışı içinde hareket ettiğini gösteriyor.