Gözler Toplu Sözleme Masasında: Önce İşçiler, Sonra Memurlar!
Kamu çalışanlarının toplu iş sözleşmesi süreci, önümüzdeki dönemde yoğun bir gündem yaratmaya hazırlanıyor. Mayıs 2025'te sona erecek mevcut toplu iş sözleşmesi, hem kamu işçileri hem de memurlar için kritik bir yol ayrımı anlamına geliyor. İlk olarak kamu işçileri, daha sonra ise memur ve memur emeklileri masaya oturacak. Özellikle 2024 yılı başında asgari ücrete getirilen yüzde 30'luk zam oranı, bu süreçte maaş artışı taleplerinin önemini daha da artırdı. Hükümetin alacağı kararlar, milyonlarca vatandaşın yaşam koşullarını doğrudan etkileyecek.
Zorlu Geçmesi Beklenen Görümeler
Yaklaşık bir milyon kamu işçisini ilgilendiren 2025-2026 dönemine ait toplu iş sözleşmesi görümeleri, sendikalar ile hükümet arasında ciddi bir müzakere ortamı yaratacak. Daha önce 2023 yılının Mayıs ayında yapılan toplu iş sözleşmesinde, işçilere belirli oranlarda zam yapılması kararlaştırılmıştı. Ancak, özellikle bu yılki enflasyon oranlarının çok yüksek seyretmesi, kamu işçilerinin maaş artışı taleplerini çok daha güçlü hale getirdi.
Hükümetin, asgari ücret zammındaki gibi nispeten düşük oranlarda zam tekliflerinde bulunması halinde görümelerin çetin geçmesi bekleniyor. Bu durumda, kamu işçileri hak taleplerini daha sert bir tutumla savunabilir. Bu görümelerin sonucu, kamu çalışanlarının yaşam standartlarını yeniden belirleyecek kritik kararları beraberinde getirebilir.
Memur Zamlarında Yeni Dönem
Memur ve memur emeklilerinin maaşlarının belirlenmesi için toplu sözleşme görümeleri, 2024 yılının Ağustos ayında başlayacak. Bu görümelerde, 2026-2027 dönemine ait maaş artış oranları belirlenecek. Mevcut durumda, memurların 2025 yılı için yüzde 6+5 oranında zam alacağı öngörülüyor. Ancak, memur konfederasyonları bu oranların yeterli olmadığını belirterek, 2026 için daha yüksek oranlarda zam talep etmeyi planlıyor.
Ayrıca, memurlara ocak ayında verilmesi beklenen enflasyon farkı zammının yanı sıra "refah payı" talebi de masada olacak. Bu durum, memur maaşlarının hayat pahalılığına karşı daha dayanıklı hale getirilmesi için ek çözümler arandığını gösteriyor. Görümeler, memurların yaşam koşullarını iyileştirecek adımların atılıp atılmayacağını belirleyecek önemli bir süreç olacak.
Emeklilerin Zor Durumu ve Zam Beklentileri
Emekliler, ekonomik koşulların yetersizliği nedeniyle maaşlarının yükseltilmesi talebinde bulunmaya devam ediyor. Mevzuata göre, işçi ve Bağ-Kur emeklileri, her yıl ocak ve temmuz aylarında, son 6 aylık enflasyon oranlarına dayalı zamlar alıyor. Buna karşın, memur emeklilerinin maaşları ise toplu sözleşme görümelerinde belirleniyor. Ancak, hayat pahalılığının çok yüksek seviyelere ulaşması, emeklilerin aldıkları zamları yetersiz bulmasına neden oluyor. Bu nedenle, emekliler ek zam taleplerini her fırsatta dile getiriyor.
Ocak 2024 itibariyle memur ve memur emeklilerinin maaşlarına yüzde 11-12 oranında enflasyon farkı zammı yapılması bekleniyor. İşçi ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarına ise yüzde 16-17 oranlarında bir artış öngörülüyor. Ancak, bu zam oranlarının bile emeklilerin mevcut ekonomik zorluklarını tam anlamıyla hafifletmeyeceği ifade ediliyor. Dolayısıyla, emeklilerin yaşam standartlarını iyileştirmek için daha kapsamlı çözümler üretilmesi gerekiyor.
Gözler, hem kamu işçileri hem de memurların maaş artışlarını belirleyecek bu toplu görümelerde olacak. Hükümetin ve sendikaların ortaya koyacağı yaklaşımlar, çalışanlar ve emekliler için yaşam standartlarını önümüzdeki yıllar boyunca etkileyecek kritik kararları beraberinde getirecek.