Türkiye’den Kümes Hayvanları ve Yan Ürünlerinin İthalatına Yasak Malezya’nın Kararı
Türkiye’nin kümes hayvanları ve yan ürünleri ihracatıyla ilgili bir başka engel daha gündeme geldi. Malezya, Türkiye’de görülen kuş gribi vakaları nedeniyle Türkiye’den yapılan tavuk ve yumurta ithalatını geçici olarak durdurma kararı aldı. Malezya Veterinerlik Hizmetleri Departmanı (DVS), bu kararı alırken Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatı'nın (WOAH) 31 Ekim 2024 tarihli raporunu temel aldı. Raporda, Türkiye’deki kuş gribi vakalarının yayılma riski olduğu belirtilmişti. Malezya hükümeti, bu durumun hastalığın kendi ülkelerine ithalat yoluyla bulaşmasına neden olabileceği endişesiyle hareket ettiğini ve bu tedbiri önlem amaçlı olarak uyguladığını açıkladı. Benzer bir karar daha önce Irak tarafından da alınmıştı. Bu gelişmeler, Türkiye’nin kümes hayvanları ihracatında karşı karşıya kaldığı zorlukları bir kez daha gözler önüne serdi.
Türkiye’den ithalatı askıya alan Malezya, yalnızca kuş gribi vakalarının yarattığı sağlık riskiyle değil, aynı zamanda ticari işbirliklerinde de hassasiyet göstermesiyle dikkat çekiyor. Türkiye’nin bu tür durumlarla ilgili uluslararası standartlara uygun çözümler geliştirmesi, ihracat sektörünün geleceği için kritik önem taşıyor. Malezya gibi ülkelerin kararları, Türk tarım ürünlerinin uluslararası piyasalarda güvenilirliğini yeniden değerlendirmesine neden olabilir.
Yaş Meyve İhracatında Karekod Sorunu Türkiye-Rusya Görüşmeleri
Kümes hayvanları ihracatında yaşanan sorunların yanında, Türkiye’nin yaş meyve ihracatında da dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında yaş meyve ürünleri ihracatına dair bir video konferans görüşmesi düzenlendi. Görüşmenin ana konusu, Rusya’ya gönderilen yaş meyve ürünlerinde Bitki Sağlık Sertifikası’na (BSS) entegre edilen karekod uygulamasındaki eksikliklerdi. Rusya Federal Veterinerlik ve Bitki Karantina Servisi, bu sorunun ürünlerin zamanında kabul edilmesine engel olduğunu belirtti. İlgili ürünlerin sevkiyatında meydana gelen aksaklıklar, Rus yetkililerin dikkatini çekmiş ve konuyla ilgili Türkiye Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileriyle iletişime geçilmiştir.
Türk tarafı, yaşanan sorunların ihracatçı firmaların karekod uygulamasına yeterince hakim olmamasından kaynaklandığını dile getirdi. Karekod sistemindeki bilgi eksikliği nedeniyle, Bitki Sağlık Sertifikası kontrol sürecinde gecikmeler yaşandığı ifade edildi. Bu durum, ürünlerin Rusya’daki gümrük süreçlerinde uzun bekleme sürelerine yol açarak iki ülke arasındaki ticareti olumsuz etkiledi. Karekod sistemine yönelik eksikliklerin giderilmesi, hem zaman kaybının önlenmesi hem de ticari ilişkilerin sağlıklı bir şekilde devam etmesi için önemli bir adım olarak görülüyor.
Sorunların Çözümü İçin Hızlı Önlemler
Yaşanan aksaklıkların ardından Türkiye Ticaret Bakanlığı, ihracatçı birliklerine gerekli uyarılarda bulunarak karekod uygulamasına ilişkin bilgilendirme çalışmalarının hızlandırılmasını talep etti. İhracatçı firmaların prosedürlere uygun hareket etmesi için eğitim ve rehberlik hizmetlerinin sağlanması gerektiği vurgulandı. Bakanlık, bu tür sorunların ileride tekrarlanmaması için uzun vadeli çözümler geliştirilmesinin önemine dikkat çekti. Özellikle Rusya ile yaşanan bu sorunların çözümü, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin güçlenmesi açısından kritik bir öneme sahip.
Rusya, Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatında önemli bir pazar olma konumunu koruyor. Bu nedenle, yaşanan bu tür teknik sorunlar, yalnızca ticari kayıplara değil, aynı zamanda iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilere de zarar verebilir. Ticaret Bakanlığı’nın hızlı hareket ederek önlemler alması, Türkiye’nin dış ticaret süreçlerindeki güvenilirliğini artırmak için olumlu bir adım olarak değerlendirilebilir.
Hem kümes hayvanları ihracatında kuş gribi kaynaklı kısıtlamalar hem de yaş meyve ihracatında karekod kaynaklı sorunlar, Türkiye’nin tarım sektöründe karşılaştığı zorlukları ortaya koyuyor. Bu sorunların çözümü için uluslararası standartlara uyum sağlamak, ihracatçılara yönelik eğitim programları düzenlemek ve hükümetler arası diplomatik işbirliklerini güçlendirmek gereklidir. Bu adımlar, Türkiye’nin tarım ürünlerinin uluslararası pazardaki rekabet gücünü artırmasına yardımcı olacaktır.
