Belediyelerin Kredi Profilleri Siyasi ve Ekonomik Koşullardan Etkileniyor

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'deki büyükşehir belediyelerine yönelik hazırladığı son analizinde, ekonomik ortamın getirdiği belirsizliklerin belediyelerin mali yapıları üzerinde baskı oluşturduğunu vurguladı. Özellikle yüksek enflasyon, ekonomik büyüme beklentilerinin sınırlı olması ve siyasi gelişmelerin artan etkisiyle, belediyelerin bütçe performanslarında zayıflama olabileceği belirtildi. Fitch’in yayımladığı raporda, makroekonomik istikrarsızlığın yerel yönetimlerin kredi notlarını doğrudan etkileyebileceği öngörüsünde bulunuluyor.

2025 yılı için öngörülen ekonomik büyüme oranı yüzde 2,6 gibi oldukça mütevazı bir seviyede kalırken, mevcut enflasyonist ortamın da belediyelerin mali yönetimini zorlaştırabileceği ifade ediliyor. Bu gelişmelerin ardından Fitch, büyükşehir belediyelerinin kredi notlarında olası aşağı yönlü hareketlere karşı dikkatli olunması gerektiği yönünde bir uyarıda bulundu. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın gözaltına alınması gibi siyasi gelişmelerin, yatırımcıların gözünde yerel yönetimlere duyulan güveni sarsabileceği yönünde yorumlar da raporda yer aldı.

Fitch Ratings’in analizine göre Türkiye’deki sekiz büyükşehir belediyesi, Eylül 2024'te ülke notunun ‘BB-’ seviyesine yükseltilmesiyle birlikte kredi notlarını da yukarı yönlü güncelledi. Ancak bu artışın kalıcı olabilmesi için mali istikrarın sürdürülebilirliği büyük önem taşıyor. Özellikle belediyelerin gelir-gider dengesinde oluşabilecek bozulmaların kredi notlarını yeniden aşağı çekebileceği konusunda uyarılar yapılıyor. Konya ise bu dönemde ülke notundan bağımsız bir şekilde değerlendirilerek farklı bir kategoriye alınmıştı.

Şubat 2025 itibarıyla Türkiye’nin İhraççı Temerrüt Notu (IDR) ‘B’ kategorisinin üzerine taşınmış, bu durum da bazı belediyelerin IDR’lerine olumlu yansımıştı. Ancak Fitch, Risk Profili değerlendirmelerinde daha önce ‘Kırılgan’ olarak tanımlanan belediyelerin profillerini ‘Zayıf’ seviyesine indirerek bir tür kırılganlık sinyali verdi. Bunun anlamı, Türkiye'deki ekonomik gelişmelerin belediyeler düzeyinde daha ciddi bir etki yaratabileceğidir. Zira yerel yönetimlerin merkezi hükümete olan bağı, bütçe ve finansman politikalarında bağımsızlık alanını sınırlamaktadır.

Fitch raporuna göre tüm büyükşehir belediyelerinin IDR'leri artık doğrudan devlet notunun etkisi altındadır. Buna rağmen bazı belediyelerin Bağımsız Kredi Profilleri, devlet notunun beş kademe üzerinde bir seviyeye, yani ‘bb+’ ile ‘bbb+’ arasına kadar ulaşabiliyor. Bu durum, kimi belediyelerin yönetimsel ve mali açıdan daha dirençli yapılar geliştirdiğini göstermektedir. Ancak, ekonomik büyüme oranında ani düşüşler veya kontrolsüz enflasyon artışları gibi durumlar, bu olumlu profiller üzerinde de olumsuz etki yaratabilir.

Nisan Ayında Ayçiçek Yağında Büyük İndirim: TMO, Komili ve Yudum Fiyatlarında Dikkat Çeken Düşüşler Nisan Ayında Ayçiçek Yağında Büyük İndirim: TMO, Komili ve Yudum Fiyatlarında Dikkat Çeken Düşüşler

Mali Dirençli Belediyeler Geçici Zorluklara Karşı Daha Güçlü

Fitch’in değerlendirmelerinde, Türkiye’deki dokuz büyükşehir belediyesinin göreceli olarak mali dayanıklılığını koruyabileceği yönünde yorumlar da yer alıyor. Bu belediyelerin halen güçlü bir işletme dengesi sergilediği, ekonomik dalgalanmalara karşı sermaye harcamalarını dengeleyebilecek esnekliğe sahip oldukları ve likidite durumlarının sağlam kaldığı ifade ediliyor. Bu avantajların, kısa vadeli risklere karşı belediyelere belirli bir tampon bölge sağladığı düşünülüyor.

Yine de bu olumlu tablo, genel olarak belediyelerin mali zorluklarla karşı karşıya olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Yüksek enflasyonun giderleri artırması, gelirlerin ise aynı oranda artmaması nedeniyle bütçelerde dengesizlik oluşabiliyor. Ayrıca yatırım harcamalarının kısılması, uzun vadeli kalkınma projelerinde aksamalara yol açabilir. Bu tür olumsuzluklar, belediyelerin hizmet kalitesini ve yatırım çekme potansiyelini zayıflatabilir.

Fitch, yerel yönetimlerin kredi notlarında ani bir düşüş beklememekle birlikte, bu notların korunması için mevcut mali disiplinin sürdürülmesinin zorunlu olduğunu belirtiyor. Bununla birlikte, merkezi hükümetle yerel yönetimler arasındaki siyasi gerilimlerin büyümesi halinde yatırımcı algısının olumsuz etkilenmesi de ihtimal dahilinde.

Fitch Ratings’in hazırladığı son rapor, Türkiye’deki büyükşehir belediyelerinin mali yapılarının yalnızca ekonomik göstergelerle değil, aynı zamanda siyasi ve yönetsel gelişmelerle de şekillendiğini açıkça ortaya koyuyor. 2025 yılı itibarıyla ekonomik büyüme hızının düşük kalması ve yüksek enflasyonun devam etmesi durumunda belediyelerin bütçe dengesini korumakta zorlanabileceği öngörülüyor. Bu süreçte, mali disiplini sağlam tutabilen ve kriz yönetimini iyi planlayan belediyelerin kredi notlarını koruyarak öne çıkma şansı daha yüksek olacak.

Fitch’in genel değerlendirmesi, Türkiye’deki belediyelerin kredi profillerinin halen kırılganlık taşıdığını, ancak bazı güçlü mali yapıların bu baskılara direnç gösterdiğini ortaya koyuyor. Dolayısıyla yerel yönetimlerin bundan sonraki süreçte hem gelir kaynaklarını çeşitlendirmeye hem de harcama disiplinini sıkılaştırmaya odaklanmaları büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, olası ekonomik dalgalanmalarda not indirimleri ve finansmana erişim sorunlarıyla karşı karşıya kalmaları kaçınılmaz hale gelebilir.

Kaynak: Haber Merkezi