Yargıtay'dan Emsal Niteliğinde Karar: Zamlı Ücret Ödemesi Zorunlu

Çalışan annelerin doğum sonrası süreçte en temel haklarından biri olan süt izni, artık daha güçlü bir şekilde güvence altına alınıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu Başuzmanı İsa Karakaş’ın açıklamalarına göre, Yargıtay tarafından verilen yeni bir emsal kararla birlikte, süt izni kullanamayan kadın çalışanlara yüzde 50 zamlı ödeme yapılması gerektiği kesinleşti. Bu gelişme, pek çok çalışanın farkında olmadığı bir hakkın görünür olmasını sağladı. Kadın çalışanlar, doğum sonrası dönemde bebeklerini emzirebilmeleri için günde belirli bir süre süt izni kullanabiliyor. Ancak bazı işverenlerin bu hakkı tanımaması, önemli bir yasal sorun oluşturuyordu. Yeni kararla birlikte, bu hakkın kullandırılmaması durumunda işverenlerin hem maaş yönünden ek ödeme yapmakla yükümlü oldukları hem de idari para cezasına çarptırılabilecekleri netleşti.

Kadınların iş gücüne katılımının desteklenmesi ve doğum sonrası bebeğin sağlıklı gelişiminin devam etmesi için sağlanan süt izni, 4857 sayılı İş Kanunu’nun koruması altındadır. Bir yaşından küçük çocuğu olan kadın çalışanlar, her gün toplam 1,5 saat süt izni kullanma hakkına sahiptir. Bu sürenin ne zaman ve nasıl kullanılacağına tamamen işçi karar verirken, iznin topluca alınması veya farklı biçimlerde değerlendirilmesi mümkün değildir. Yeni düzenlemeyle birlikte, bu sürenin kullandırılmaması artık ciddi yaptırımlarla karşılık buluyor.

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararla birlikte, çalışan kadınların süt izni kullanamamaları halinde uğradıkları hak kayıplarının telafi edilmesi için yeni bir uygulama getirildi. Buna göre, süt izni kullandırılmayan her bir gün için işverenin çalışana yüzde 50 artırılmış ücret ödemesi gerekiyor. Bu karar, hem kadın çalışanların mağduriyetini gidermeyi amaçlıyor hem de işverenlerin bu tür ihlallerin sonuçlarını daha yakından hissetmesini sağlıyor.

Karadeniz’de Görülmemiş Bolluk: Kırlangıç ve Kalkan Aynı Anda Tezgahta Karadeniz’de Görülmemiş Bolluk: Kırlangıç ve Kalkan Aynı Anda Tezgahta

SGK uzmanlarının da vurguladığı üzere, bu karar yalnızca geçmiş dönem uygulamalarını değil, 2025 yılı ve sonrasında yaşanacak benzer durumları da kapsıyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde süt izni uygulamasının ihmal edildiği ya da görmezden gelindiği durumlar sıkça yaşanabiliyor. Kadın çalışanların çoğu, işlerini kaybetme korkusu veya yöneticileriyle tartışma yaşamamak adına bu haklarından feragat edebiliyor. Ancak hukuken bu tür bir hakkın işveren tarafından engellenmesi, ciddi sonuçlar doğuracak bir ihlal olarak değerlendiriliyor.

Süt izni, yalnızca annenin değil aynı zamanda bebeğin de sağlık hakkı açısından önemli bir yere sahiptir. Günümüzde çocuk gelişimi konusunda yapılan bilimsel araştırmalar, özellikle ilk 1 yılın bebeklerin hem fiziksel hem de duygusal gelişiminde kritik rol oynadığını ortaya koyuyor. Bu bağlamda, emzirme sürecinin düzenli olarak sürdürülebilmesi için kadın çalışanların günlük izinlerinin desteklenmesi, bir toplumun sağlıklı bireyler yetiştirmesi açısından da değerlidir. Yeni yasal düzenlemeler, bu bilinçle hazırlanmakta ve kadınların iş hayatı ile annelik rollerini dengeli bir şekilde sürdürebilmelerine imkan tanımaktadır.

Süt İzni Engelleyen İşverene Para Cezası Uygulaması

Kadın çalışanların süt izni kullanmasının engellenmesi artık sadece etik bir sorun olmaktan çıkıp, hukuki bir sorumluluğa dönüşüyor. Yargıtay’ın kararının ardından, bu tür ihlallerde idari yaptırımlar da devreye giriyor. 2025 yılı itibarıyla, bir işverenin süt izni kullanımını engellemesi durumunda, her bir işçi için 21.213 TL tutarında para cezası uygulanacak. Bu ceza yalnızca ödenmemiş süt izni ücretlerini kapsamıyor; aynı zamanda çalışanın temel bir hakkını ihlal etmenin karşılığı olarak da değerlendiriliyor.

SGK Başuzmanı İsa Karakaş’ın belirttiği üzere, bu düzenlemeler birçok işverenin henüz haberdar olmadığı yasal yükümlülükleri barındırıyor. İşverenlerin, çalışan annelere karşı yükümlülüklerini ihmal etmeleri sadece maddi cezalarla sınırlı kalmayabilir. Uzun vadede, iş yerinde çalışan memnuniyetinin düşmesi, kadın istihdamında azalma ve işyerine karşı açılacak davaların artması gibi olumsuz sonuçlar doğabilir.

Bu nedenle uzmanlar, hem işverenleri hem de kadın çalışanları bilgilendirme gerekliliğine dikkat çekiyor. İşverenlerin, çalışma ortamlarında süt izni kullanılabilmesi için uygun şartları oluşturması, yasal yükümlülüğün ötesinde toplumsal sorumluluk olarak görülmeli. Kadın çalışanların ise haklarını bilerek bu tür ihlallere karşı seslerini yükseltmeleri gerektiği ifade ediliyor. Aksi takdirde, bu haklar kullanılmadıkça görünmez olmaya ve ihlal edilmeye devam edecektir.

Yasaların tanıdığı bu özel izin, yalnızca annenin değil, bir toplumun sağlıklı geleceği için de önemli bir adımdır. Yeni Yargıtay kararıyla birlikte süt izni hakkı, artık sadece bir izin değil, kullanılmadığında maddi yaptırımla karşılık bulan ciddi bir sorumluluğa dönüşmüştür. Bu durum, Türkiye’de kadınların çalışma hayatındaki yerini güçlendirme yolunda önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir.

Kaynak: Haber Merkezi